23 Haziran 2021 Çarşamba

Bir çocuğun gözünden: Mülteci olmak

 

HEMEN hemen her akşam geç vakitlerde sessizliğin ortasında İshak kuşunun sesini dinliyorum. Her ne kadar sessizliği dinlendirici bulsam da bu kuşun sesi bana yalnızlığı çağrıştırıyor. “Yalnızlık” denilince bir de Refik Halid Karay’ın “Eskici” hikâyesi gelir aklıma. Hikâye, önce babasını, sonra da annesini kaybeden bir çocuğun İstanbul’dan Filistin’e uzanan yolculuğu ve Filistin’de yaşadığı memleket özlemini anlatmaktadır.

Bugüne kadar Filistin’e dair tek kelime etmeyişimin nedeni şu: “Filistin” denildiğinde ailesi elinden alınarak hayatta yalnız bırakılmış -kalpten yaralı- çocuklar gelir gözümün önüne, yüreklerindeki acıyı tarif etmeye kelimeler yeter mi?